Finans piyasalarını iyi takip edenler bilirler.Piyasaların saygın yayın organı Barrons’ her sene bir yuvarlak masa toplantısı yapar ve bu toplantıda önümüzdeki sene için bir piyasa öngörüsü oluşturmaya çalışır.Bu masaya da piyasanın ağzına baktığı istikrarlı iyi getirileriyle efsane olmuş fon yöneticilerini davet eder.Notları da yayınlanan bu toplantıda bu yöneticilere çok net piyasa görüşleri ve yatırım tavsiyeleri sorulur.
Tavsiye ederim çok faydalı bir yayın.Ama
bu toplantıda kendilerini kanıtlamış ve büyük paralara yön veren bu uzmanların
bile öncelikle birbirleriyle mutabık olmadığı görülür.Bu efsane para yöneticileri
birbirinden farklı görüşte ve beklentide de olabiliyorlar.2023 yılına ilişkin
beklentilerin paylaşıldığı yuvarlak masa toplantı notları da yayınlandı.Yine bir
mutabakat olmadığını bu notları okuyup görebilirsiniz.Eğer şimdi geriye dönük
bir çalışma yapılsa bu toplantılardaki beklentilerle gerçekleşmelerin bu
düzeydeki insanlarda bile ne kadar sorunlu olduğu görülebilir.Bazen neredeyse
herkesin mutabakatla kötümser olduğu bir yılda borsa yeni rekorlar kırabilir.Ya
da çoğunluğun iyimser olduğu bir yılda borsa önemli bir çöküş yaşayabilir. Eğer
herkes kötümserse piyasa zaten genelde düşmüyor çünkü beklentiler fiyatlara
zaten yansımış oluyor.Bu coşku dönemleri için de geçerli.Bunlar oldu.Hatta bu
toplantılarda bir piyasa efsanesinin 2008-2009 krizi öncesinde çok ısrarlı bir
şekilde Fanie Mae tavsiyesini bile bulup eğlenebilirsiniz.Ama bu çıkmayan
öngörüler yine de onların başarılı fon yöneticileri olduğu gerçeğini
değiştirmez.
Düşünün bunlar bir de milyar dolar
varlıkları yöneten, elleri taşın altında olan, her türlü bilgiye erişimi ve
piyasa tecrübesi olan büyük fon yöneticileri...
Bu yüzden
“Piyasa ne olacak?” sorusuna verilmiş en tutarlı cevabın
“dalgalanacak” olduğunu
düşünüyorum.Piyasa ister yukarıya isterse aşağıya doğru hareket etsin piyasa
yorumcuların işi de buna bir açıklama getirmektir. Piyasada kendi iç karmaşık
dinamikleri gereği bir takım gelişmeler olur. Tahmin ve yorumlar da bunu takip
eder.Fakat asla piyasa gerçekleşmeleri bu tahmin ve yorumları takip etmez.
Sürekli
tahminler yapan 15 kişiden birinin yaptığı 15 tahminden biri doğru çıkacak ve o
bir süre keyfini sürecek.Sonra başka bir 15 kişiden birinin yaptığı 15
tahminden biri doğru çıkacak ve bu böyle gidecek.
Bu yüzden kısa vadeli haber akışına ya da
piyasa yorumlarına bağlı olarak yatırımcının al-sat yapması kendisini bu
belirsizliğe teslim etmesi olur.
Piyasa uzmanlarını elbette dinlemek
lazım.Ortalama bir yatırımcıya göre iç ve dış ekonomik göstergeleri, haberleri,
iç ve dış gerçekleşmeleri daha iyi takip ederler.Ama şunu unutmamak lazım Bay
Piyasa dediğimiz mekanizmanın görünenden daha karmaşık ve rastlantısal bir doğası var.Bu yüzden hareketleri
öngörülemez.Bunda da uzmanların bir suçu yok.
Daha önce de değindiğim gibi reel piyasa
ve borsalar arasında zaman farkı da oluşabiliyor.Uzmanların makro gelişmelere
ilişkin öngörüleri doğru olup bunların piyasaya yansımaları farklı zamanda olabiliyor.Beklentiler
borsalara hemen yansıtılır ama reel piyasalarda gerçekleşmeler çok daha geç
olur.Bu yüzden beklenti ve gerçekleşme arasında ciddi senkronizasyon sorunu da
var.
Bunun dışında işin içine rasyonel olmayan
insan davranışları girer.İşin içine
karmaşık yatırım araçları ve bunların karmaşık operasyonel
süreçleri girer.İşin içine büyük para dediğimiz
belki New York ‘da bir golf kulübü üyelerinin sayısını geçmeyecek şekilde
birlikte aynı havayı soluyup birlikte hareket edebilen ve sermaye akımlarına
yön veren büyük oyuncular girer.
Daha önceki yazılarda belirttiğim
yatırımcı zaaflarını da eklersek piyasaların etkin olmadığını ve hareketlerin
önceden öngörülemeyeceğini bir kez daha tekrar ediyorum.
Türkiye’de de herşeye rağmen
bence çok başarılı ve nitelikli bir finans medyası var.Hele genel medya seviyemiz
de gözönüne alınırsa değerleri daha da iyi ortaya çıkar.Bu yüzden onların
hakkını da yemeyelim.Bu onlarla alakalı değil. Piyasaların doğası ile alakalı
bir şey.
Ekranlara bazen haddini aşan, çok kesin beklentiler veren ve hatta FED başkanını eleştirecek kadar özgüvenli! piyasa yorumcuları çıksa da çoğu işin mutfağından gelen ve piyasa tecrübesi olan insanlar.Bazıları da piyasa bağlantısı olmayan genelde makro gelişmeleri değerlendiren değerli bir takım ekonomistler. Akademisyen kökenli bu yorumcular zaten daha genel çerçevede konuşur ve cümlelerinin sonunu “ama..” ile bağlarlar.Bu yüzden size net bir tavsiyede bulunmazlar :) Piyasa gürültüsünden etkilenmemiş olmaları iyi bir şeydir ama piyasa mekanizmalarını bilmiyor olmaları da bir dezavantajdır.Opsiyon ile vadeli işlemin operasyonel nakit akışını ve maliyetlerini bile hayatlarında hiç pozisyon almadıkları için bilmezler. Sık sık “pozisyonlarınızı hedge edin” demeleri bundandır :)
Ekrana çıktığı zaman deprem uzmanı rahmetli
Ahmet Mete Işıkara izleyicilerin ısrarlı net deprem tahmin beklentilerine rağmen şu sevimsiz
cümleleri sarf ederdi: “Depremler önceden tahmin edilemez. Ülkemiz bir deprem
gerçeği üzerinde oturmaktadır ve bu gerçekle yaşamaya alışmalıyız.”İstediğimiz
cevap bu olmasa da gerçek durum buydu.Adamcağız haklıydı.
Benzer şekilde ben de şu sevimsiz
gerçeği dile getirmek isterim: Hisse yatırımı her yerde finansal-tektonik
açıdan hareketli ve stresli bir zemin üzerinde yapılır.Yeni dönemin global para
politikaları, yatırım araçlarının komplikeliği , algoritmik işlemler, türev
yatırım araçları piyasa zeminin oynaklığını daha da arttırdı.Ülkemizin siyasal,
ekonomik ve
jeopolitik koşulları da göz önüne alınırsa Türkiye’de hisse yatırımcısının
nasıl bir fay hattı üzerinde yatırım yaptığı da daha iyi anlaşılır. Ama ne
yazık ki uzun vadede sağlamış olduğu ve sağlayacak olduğu getiriden dolayı
hisse varlık sınıfı yatırım sepetinin olmazsa olmaz bir bileşeni. Ben ısrarla
piyasa hareketlerinin önceden öngörülemeyeceğinin ve bu yüzden yatırım
sepetinin farklı varlık sınıfları arasında dengeli bir şekilde dağılması
gerektiğinin altını çiziyorum. Bu benim kişisel ve profesyonel hayatımda
karşılığını aldığım uygulamam.
Söylemeye çalıştığım:
1.Bay Piyasanın öngörülemez bir şekilde
karmaşık hareket tarzı vardır.Piyasa zamanlaması yapılamaz.
2.Piyasa yorumcularının paylaştıkları
öngörülerin hepsinin piyasada bir karşılığı var. Eğer bu arkadaşların piyasa
hareketlerini tahmin edebilme gibi bir gücü olsaydı emin olun bunları sizinle
TV’de ya da sosyal medyada paylaşıyor olmazlar
ve bu görüşlerinden para yapıyor oluyorlardı. İyi piyasa uzmanları da
iyi ekonomistler gibi olacakları önceden tahmin eden değil, bilemeyeceğini
bilen ve gerçekleşmelerin neden olduğunu
sonradan en iyi açıklayanlardır.
3.Herşeyi bilen ve geleceği
öngören finans uzmanlarını maç bittikten sonra akıl veren ve yorumlayan futbol
uzmanları gibi dinleyin.Onlardan öğrenecek çok şey var. Ama, aman, takımınızı
emanet etmeyin.
Aşağıda dünyanın en büyük
yatırımcılarının bu konudaki sözlerine kulak verelim:
60
yıldır Wall Street’te anladığım insanların piyasa tahmini konusunda başarılı
olmadığıdır-Benjamin Graham
Hisseler
ve bonolar konusunda kısa vadeli piyasa tahminlerinin faydası olmadığını
düşünüyoruz.Bu tahminler size, yorum
yapan hakkında bilgi verebilir ama gelecek hakkında bir bilgi vermez-Warren
Buffet
Kimse
ekonomi, piyasalar ve faizlerin yönünü tahmin edemez.Bütün tahminleri boş verin
ve yatırım yaptığınız şirketlerin faaliyetlerine odaklanın.-Peter Lynch
Piyasa
yorumcuları kulaklarınızı doldurabilir ama cüzdanlarınızı asla-Warren Buffet